YAPIŞKAN NOTLAR

Hayata Dair Minik Anekdotlar

Bir Kadını Ağlatmak

www.tips-fb.com

Bir Kadını Ağlatmak 
Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir.Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki ağlatan, gözünü bile kırpmadan teker teker batırır iğnelerini yüreğe!

İşte o zaman koca bir yumruk gelir oturur boğazına kadının. Yutkunamaz, nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını çok acıtır. Gözleri buğulanır kadının sonra.

Ağlamayacağım, der içinden. Ama engel olamaz işte.
Çünkü yüreğine ulaşmıştır birileri ve iğneler saplamaktadır.. Bu acıya ne kadar karşı koyabilir ki bir kadın. İnce ince süzülür yaşlar gözünden; önce birkaç damla, sonra bir yağmur seli Ve kadın ağlar; hem de çok!

Sanmayın ki gidene ağlar kadın! Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır. O yaranın hiç kapanmayacağını, kapansa bile izinin kalacağını bilir kadın; o yüzden ağlar. Ama bilir misiniz, ağlamak kadınları olgunlaştırır. Her damla, daha çok kadın yapar kadınları. Her damla bir derstir çünkü.

Bazen kadınlar ağladığında çoğu insan, ağlama niye ağlıyorsun ki, değmez onun için derler. 
Bilmediklerindendir böyle demeleri. Çünkü yürekleri acıyan kadınlar ağlamazlarsa, ölürler.

İçlerindeki zehirdir onları öldüren! Ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar, o irini temizlerler yaralarındaki! Çünkü bilirler, o irin temizlenmezse iltihaba dönüşür yaraları.

Dönüşmemesi lazımdır oysa. O yüzden de bolca ağlarlar.
Zaman geçer sonra. Kadınlar kendilerine sarılmayı öğrenirler. Umarım öğrenirler, yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendini. Sapan ruhların doğru yolu bulması da yeni acılar demektir. Bunu bilir kadınlar, o yüzden eninde sonunda öğrenirler kendilerine sarılmayı

Çok ağlayan kadınlar, bir çok şeyden vazgeçen kadınlardır aslında. Her damla olgunlaştırır kadınları evet ama olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği onların gözünde küçülür. Küçüldükçe değerini yitirir ve işte o zaman kendilerine sarılıp, yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden.

Güçlü, yenilmez, mağrur ve aşka inanmayan

İnsanlar soruyorlar çoğu zaman neden bu kadar çok bekar kadın var diye; hepsi kariyer derdinde olan. Çünkü inançlarını yitirdi o kadınlar.
Zamanında yüreklerine o kadar çok iğne saplandı ki, o kadar çok ağladılar ki! Artık kendilerinden başka bir doğru olmadığına inanıyorlar, o yüzden kendilerine sarılıyorlar.

Çünkü biliyorlar ki sarıldıkları adamlar onları hak etmedi; hem de hiçbir zaman! Hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların. E.. o zaman niye sarılsınlar ki!

Niye sarılalım ki!
Etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın varsa bilin ki olgunlaşıyordur.

Bilin ki, gerçekleri kabul etmeye başlamıştır.

Bilin ki, artık aşkın olmadığına inanmıştır.

Bilin ki, sarılacak tek bir doğrusu kalmıştır.
O da kim, ne diye sormayın artık. Çok ağlayan kadınlar, eninde sonunda kendilerine sarılırlar çünkü!

alıntıdır.

Ahhhh Love!

www.tips-fb.com










Saçma bir başlık ve saçma bir yazı olacağı hissi var şu an içimde. Hatta bu yazı sizlere bir şeyler kazandırır mı ondan da şüpheliyim ancak Bloga her zaman birilerine yarar sağlamak adına yazılar yazılmaz, aksine çoğu zaman yazılmaz. Sadece içinizden geçenleri, hislerinizi, günlüğünü falan yazarsınız. İşte ben de bu yazarlar içerisinde belki de bu boşluğu doldurmaya geldim.


Efendim şimdi biliyorum benim aşklı meşkli, kadınlı erkekli yazılarımdan olabildiğine sıkılmış olabilirsiniz ancak cidden keyifli yazılar oluyor. Valla lan!! Neyse işte diğer blogumu takip etmiş olanlar benim en son bir aşk ilişki yaşadığımı ardından da aldatıldığım durumlarını bilirler. İşte bütün bu hikayenin devamında neler oldu, onu anlatmak istiyorum. 


Efendime söyleyeyim, ben hayatımda ilk kez yapmayacağım bir şeyi yaptım: Affettim.  Normal bir affediş değil ama affettim, arkadaş olarak kaldım. Zaten aşktan önce de arkadaştık biz, sorun olmadı. Arkadaşlığımız aynı tempoda, aynı seviyede sürdü gitti... Tâ ki ben bu oduna karşı hala hisler beslediğimi fark edene kadar. Ben bu hislerimi fark edene kadar zaten adam bir başka sevgili yapmıştı kendine. Yeni sevgilisi de benden önce ki eski sevgilisi. Şimdi bu konular uzar gider. Evet işte, affettim ama halen daha kendisine hisler beslediğimi de fark ettim. Bitirememişim meğerse içimdeki sevgiyi. Çünkü neden? Benim içimde ki sevgi duruyorken zorunlu olarak ayrılmış oldum. İçimdeki ateş de sönmediğinden köz oldu ama yanmaya devam etti. Ha, başım göğe mi erdi? Tabii ki hayır! Arkadaşlığıma devam ettim, birlikte vakit geçirdim, sohbet ettim, aşk ilişkisini dinledim, gidip sevgilisi için alyans bile baktım ben bu herifle. En sonunda da kendimi kullanılmış, aptal bir asalak olarak hissettim.


Bütün bunları niye anlattım ve böyle oldu bittiye gelmiş bir yazı neden ortaya çıktı bilemiyorum ama sevgili kızlar lütfen siz siz olun hayatınızda asla böyle bir hata yapmayın. Aldatıldıysanız, o an bitirin ama geri dönüş, arkadaş kalma vs. gibi saçma şeylere sakın girişmeyin. Ne olur, aradan uzun bir zaman geçer, sevgi tamamen biter o zaman arkadaş olacaksanız olun. Kimse tutmuyor sizi. Yoksa işin ucunda büyük hatalar yapabilirsiniz. 


Unutmayın; Kabul olmadığı için ah vah ettiğiniz dualara gün gelir kabul olmadığı için şükredersiniz. Ben bugün itibariyle şükür aşamasına geçmiş bulunuyorum. şimdi pembeli, teenage sevinciyle "yeeeyyy!!!" diyorum ve yazımı noktalıyorum.


X.O.X.O.
İçinizdeki Yansıma ;)

KİTAP SEVERLER MÜJDE! ARTIK KİTAPLAR İÇİN DE BİR İNTERNET SİTESİ VAR: EVEKİTAP.COM

www.tips-fb.com

Giysi, takı, ayakkabı vb. ürünlerin yanı sıra kitap kurtlarını sevindiren yepyeni bir site evekitap.com
Artık istediğiniz kitapları bu site yoluyla sipariş edebilirsiniz.

Evekitap, üç kuşak boyunca kitapçılık yapan Ahmet Faruk Subaşı ve Abdullah Önden tarafından kurulan bir girişim.

Fırsat siteleri formatında olduğu gibi Evekitap’ta da seçilen bazı ürünler indirimli olarak satışa çıkıyor. Sitede üç kategoride satış bulunuyor. Bunlar; Haftanın Fırsatları, Okumadan Ölme! ve Çok Satanlar. Site böylece satılan ürünleri kategoriler halinde müşterilere sunuyor.

Şirketin ortakları kitapçıları, sahafları ve büyük e-ticaret yapan şirketleri rakip olarak görüyor.

Böyle bir sitenin kurulmasına şahsım adına çok sevindim. Artık bol bol kitap alabilirim :) Hem de indirimli ;)

BİRAZ DA TEKNOLOJİ / NOKIA'DAN 41 MP KAMERALI CEP TELEFONU

www.tips-fb.com

Nokia, İspanya’nın Barselona kentinde düzenlenen Dünya Mobil Teknolojiler Kongresi’nde 41 megapiksellik bir kameraya sahip yeni telefonunu tanıttı.

Pureview 808 adlı cihaz, düşük ışık seviyesinde bile görüntü kalitesini korumayı sağlayan teknolojiye ve kullanıcıların çektikleri fotoğrafları sosyal medyada kolaylıkla paylaşmalarını sağlayan bir dosya sıkıştırma sistemine sahip.

Nokia, yeni ürünleriyle, cep telefonu pazarında Google ve Apple’a kaptırdığı payını geri kazanma arzusunda.
Ancak Dünya Mobil Teknolojiler Kongresi’nin açılışında tanıtılan Pureview 808′de, Nokia’nın, Windows işletim sistemi kullanan diğer akıllı telefonlarının aksine kendi işletim sistemi Symbian’ın kullanılması eleştirilere de neden oldu.

’90′lı yılların teknolojisi’

Symbian işletim sistemi, 1990′lı yıllarda üretilen Nokia telefonlarda kullanılıyordu. Akıllı telefonların ihtiyaç duyduğu programlar ve sosyal medya uygulamalarına kolay destek sağlayan Windows işletim sistemi, Symbian’dan çok daha üstün bir sistem olarak görülüyor.

Teknoloji sektörünün uzmanları, tüm diğer özelliklerine rağmen, Nokia’nın seçtiği işletim sistemi yüzünden, yeni akıllı telefonun kullanıcılardan yeterli ilgiyi görmeyebileceği uyarısında bulunuyor.

Teknoloji sektöründeki eğilimleri inceleyen Ovum şirketinden Tony Cripps, “Nokia’nın, Pureview 808′in fotoğraf gücünü Windows işletim sistemi kullanan Lumia 900′ün stiliyle birleştirememiş olması büyük kayıp. Bu cihaz, belki de ‘süper telefon’ sıfatını kazanmaya aday tek akıllı telefondu.” dedi.

Nokia, Pureview 808′in görüntü kalitesinin, bu sektörde standartları yükselttiğini savunuyor.

Nokia’nın Akıllı Cihazlar Birimi Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jo Harlow, “Elbette herkes öncelikle 41 megapiksellik işlemciye odaklanacak. Ancak asıl önemli olan, nefes kesen kalitede fotoğraflar yaratmak için bu piksellerin nasıl kullanıldığı” dedi.

Fotoğraflar muhteşem ama…

Dünya Mobil Teknolojiler Kongresi’ndeki BBC muhabiri Rory Cellan-Jones, yeni ürünün tüm diğer özelliklerinin, seçilen işletim sisteminin gölgesinde kaldığını bildiriyor. Cellan-Jones, “Pureview 808 muhteşem fotoğraflar çekiyor, ancak oldukça ağır ve oldukça kaba. Ancak herkes, Nokia’nın bu harika fotoğraf makinesini neden bir Symbian işletim sitemi kullanan telefona taktığını anlamaya çalışıyor” diyor.

Barselona’daki Dünya Mobil Teknolojiler Kongresi’nde Nokia, Lumia serisinde üretilen yeni modellerini de tanıttı.

Bunlardan, görece daha ucuz bir model olan Lumia 610′un genç kullanıcı kitlesini hedef aldığı belirtildi.

Öte yandan Nokia, Lumia serisindeki modellerin önümüzdeki aylarda Çin’de de satışa sunulacağını açıkladı.

Nokia Yönetim Kurulu Başkanı Stephen Elop, ‘üstün bir kameraya sahip yeni bir cep telefonuyla ve daha ucuz yeni bir modelle’ piyasaya açılma kararının Nokia’nın sektördeki başarısını arttırma stratejisi olduğunu söyledi.

Bir dönem cep telefonu piyasasının önde gelen oyuncularından olan Nokia, Google ve Apple’ın ürettiği cihazlara gösterilen ilginin artmasıyla piyasadaki payını önemli ölçüde yitirmişti.

Nokia, geçen ay, Avrupa’daki üretime son vererek fabrikalarını Asya’ya taşıyacağını açıklamıştı. Bu karar yaklaşık dört bin kişinin işini kaybetmesi anlamına geliyor.

Anlamlı Tweetler

www.tips-fb.com


İlk yazımla sizleri saygıyla selamlarım, sevgili okurlar.


Dün geceden beridir Twitter hesabıma -kendimce- anlamlı ve mantıklı tweetler attığımı fark ettim. :) Bu nedenle de bu tweetleri sizlerle de paylaşmak istedim. Pek değer içermeyen bir başlık olabilirilk yazı için ancak ben yine de güzel olduğunu düşündüm. Ne bileyim, sabah sabah bu çıktı ancak.

Twitter hesabımı bilmeyenler ya da takip etmek isteyenler sağ tarafta ki Yazarların Twitter Hesapları bölümünden hesabıma ulaşabilir. :) [3.sü benim :P]


@hypocondriasis
 Sunu bilin ki her ne olursa olsun kendinizi sevmeye devam edin. Sirtinizdan bicaklamayacak birisi varsa o da kendinizdir.

@hypocondriasis 
Kendinizi sevin. Cunku: Bu dunyaya kendi kendinize geldiniz ve kendi kendinize gideceksiniz. Hayatin hesabini da yine kendiniz vereceksiniz.

@hypocondriasis
 Bazen hayat icerisinde kendinizle bas basa birakilirsiniz. O zaman kendinize sicak bir gulumseme hediye edin. Bunu hak ediyorsunuz. :)

@hypocondriasis
 Farkinda misiniz? Yastiga basimizi koydugumuz zamanlarda bile baskalarina vakit ayiriyoruz. Hep birilerini dusunuyoruz. Peki ya biz?

@hypocondriasis
 Hic bazen kendi kendinizle sakalastiginiz ya da kendinizle sohbet ettiginiz oldu mu? Birakin deli diyen desin. Siz yapmaya devam edin.

@hypocondriasis
 Hani siz hayallerinizde yasatırken aşkınızı, o gerçek hayatta başkalarıyla yaşar ya aşkını, işte öyle birşeydir APTALLIK

@hypocondriasis
 Hani bir telefon beklersiniz ya da küçük bir çağrı ama o hiçbir zaman gelmez ya... İşte öyle bir şeydir APTALLIK

@hypocondriasis
 Sen yatağa bağlarsın kendini ve perdeler olabildiğine kapalı. Ama o gününü gün eder ya... İşte öyle birşeydir APTALLIK

@hypocondriasis
 Sen, seni seviyorum dersin, O da bir başkasını... Sen gözünün içine bakarsın o ise ufuklara... İşte öyle birşeydir APTALLIK


-- Daha gerçek, daha anlamlı ve daha güzel başlıklarla da buluşmak dileğiyle...---


 

İMKÂNSIZI DENE BELKİ İHTİMALDİR !

www.tips-fb.com

Bazen, gerçekleşmesi imkânsıza yakın hayaller kurarız. O an için hayallerimiz o kadar uçuk gelir ki, olmayacağına kendimizi inandırmışızdır. Hayalleri olmayan insan sıradanlaşır ve kendisini ayağa kaldıracak kinetiğini çoktan tüketmiştir. Oysa bedeninde sahip olduğu potansiyel, onu hayallerinin de ötesine götürecek güce sahiptir. Bir işe başlamak, bitirmenin yarısıdır. Vasıfsızca beklemenin mükafatı elbette ki başarı olamaz.
Zaman geçip de, bedenimiz yerçekimine yenik düştüğünde “keşke...“ ile başlayan cümleler kurmak istemiyorsak, nabzımız hâlâ normal değerlerinde seyrederken ayağa kalkmalıyız. Biraz çaba, biraz istek, biraz merak... Biz ağaca çıkmak için yıldızları hedeflemeliyiz. Bunun için de yıldız kaymasını beklememeliyiz. Çıkış yolları üretmeli, bunları uygulamalıyız. Bir çok denemenin ardından neler yapabileceğimizi ve hayallerimize adım adım yaklaştığımızı anlayacağız.
Samuel Beckett'in çok sevdiğim bir sözü vardır. “Hep denedin, hep yenildin. Olsun, yine dene, yine yenil. Daha iyi yenil!“ Bu söz sizi ayağa kaldıracak kudrete sahiptir. Bunun sonucunda, hiç ummadığımız, sadece “hayal“ adı verdiğimiz olasılıklar bize "gerçek" olarak dönüş yapacaktır.

Hayatınızın sürücüsü siz olun ve dönüşlerinizi gerçekleştirin.

OSCAR SAHİPLERİNİ BULDU!

www.tips-fb.com





Beklenen gece nihayet yaşandı. Oscar ödülleri sahiplerini buldu. Geceyle ilgili birkaç şey söylemek gerekirse:

Gecede en çok ödülü "Hugo" ve "The Artist" topladı. Hugo 6 kategoride ödül alırken, The Artist 5 kategoride ödüllerine kavuştu.

Bana göre gecenin en şık bayanları arasında başta Gwyneth Paltrow yer alırken onun ardından Angelina Jolie ve Penelope Cruz onu izledi.

Kırmızı halının en karizmatik adamı her zamanki gibi yine George Clooney idi. Samimi ve içten tavrı dikkatlerden kaçmadı. Geceye sevgilisi Stacy Keibler ile katıldı.

Billy Cyristal'ın sunduğu ödül töreninde bu sene kaybedilenler arasında Steve Jobs da anıldı.

Son olarak bu yılki simultane çeviriyi çok beğendim. Özellikle Emmy ve Golden Globe'a göre çok daha iyiydi.

İŞTE 84. OSCAR ÖDÜL TÖRENİ SONUÇLARI
En İyi Film: The Artist
En İyi Erkek Oyuncu: Jean Dujardin, The Artist
En İyi Kadın Oyuncu: Merly Streep, The Iron Lady
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Octavia Spencer, The Help
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Christopher Plummer, Beginners
En İyi Yönetmen: Michel Hazanavicius, The Artist
En İyi Uyarlama Senaryo: The Descendants
En İyi Özgün Senaryo: Midnight in Paris
En İyi Animasyon Filmi: Rango
En İyi Görüntü Yönetimi: Hugo
En İyi Kurgu: The Girl With The Dragon Tattoo
En İyi En İyi Sanat Yönetimi: Hugo
En iyi Kostüm: The Artist
En İyi Makyaj: The Iron Lady
En İyi Özgün Müzik: The Artist
En İyi Şarkı: The Muppets
En İyi Ses Miksajı: Hugo
En İyi Ses Kurgusu: Hugo
En İyi Görsel Efekt: Hugo
En İyi Yabancı Film: A Separation


NOTLAR:

Gwyneth Paltrow / Elbise: Tom Ford Fall 2012 - Ayakkabı: Jimmy Choo
Angelina Jolie / Elbise: Atelier Versace - Ayakkabı: Özel yapım Salvatore Ferragamo
Penelope Cruz / Elbise: Giorgio Armani - Takılar: Chopard
Stacy Keibler / Elbise: Marchesa Fall 2012

İSTANBUL'UN FETHİNE YOLCULUK

www.tips-fb.com








İstanbul Topkapı'da Panorama adında bir müze açıldı. Biz de görmeye gittik. Müzenin amacı 3 boyutlu resimlerle bizlere İstanbul'un fethini anlatmak.
Yola çıktığımızda büyük bir merak içindeydik. İstanbul'un fethinin sadece resimler ve çeşitli bilgilerle anlatılacağını beklerken adeta bir şok yaşadık. Merdivenden çıkarken havadaki bulutları gerçek sandım ve bir an açık bir alanda müze olduğunu düşündüm. Daha sonra gelen silah sesleri, top sesleri ve o muhteşem görüntü karşısında kendimi savaşın ortasında buldum. Öylesine gerçekçi yapılmıştı ki sanki birkaç adım daha atsam bende savaşacağım hissine kapıldım. Müzede solunuza bakınca Edirnekapı'daki surları, karşıya bakınca Topkapı surlarını yani Kostantinopolis'e ilk Türk askerinin girdiği kapıyı ve sağınıza dönünce Silivrikapı'daki surları görüyorsunuz. Yıllardır bize anlatılan tarihten daha başka bir duygu bu. Gidipte tüylerinin diken diken olmadığı kimse yok. Özellikle bulutlara baktığınızda yüzünü İstanbul'a dönmüş bir Fatih Sultan Mehmet portresi insanı çok etkiliyor.
Buram buram tarih kokan bu müze mutlaka gidilip görülmesi gereken bir yer. Zamanda yolculuk yaparak buralara nasıl geldiğimizi anlamak için kaçınılmayan bir fırsat. Böylesine bir güzelliğe imza atan herkesi tebrik ediyorum.

Fetih 1453

www.tips-fb.com

Yapımcılığını ve yönetmenliğini Faruk Aksoy'un üstlendiği, başrollerde Devrim Evin, İbrahim Çelikkol ve Dilek Serbest'in yer aldığı "Fetih 1453" 16 Şubat 2012 tarihiyle vizyona girdi. Gerek programlarda, gerekse köşe yazılarında çok tartışılan bu film bana göre geçmişimiz hakkında yapılan en iyi film.

SAHNELER AYNI
Bazı kişilerin filmdeki sahnelerin aynı olduğunu söylemesi üstüne insanlar şüpheye düştü. Tamam, sahneler benzer diyelim. Bu yapılan filmin güzelliğini değiştirir mi peki? Hayır. Daha önce kim bu şekilde bir film çekti? Kimse. O zaman filmi bu şekilde eleştirmek yerine, içine girerek o zamanı yaşamak daha doğru olur.

EN BEĞENDİĞİM SAHNE
Filmde en çok beğendiğim sahne Ulubatlı Hasan ile Giustinian'in dövüş sahnesi oldu. Şu zamana kadar yapılan Türk filmlerinde en gerçekçi kılıç sahneleri yaşandı.

Ulubatlı Hasan'ın yediği onca oklara rağmen bayrağı dikmesi ise hem çok duygulandırdı hem de kolay kazanılmayan bu şehrin değerini bir kez daha hatırlattı.

DÜNYADA YAPILAN YORUMLAR
Filmin yayımlanan uzun fragmanından sonra, Yunanistan'ın en çok satan pazar gazetesi Proto Thema'nın internet sitesi filmle ilgili haberinde "Türklerin 17 milyon dolarlık fetih propagandası" başlığını kullandı. Film bir kısım Yunanlar tarafından tepkiyle karşılandı. Pek çok Yunan internet sitesinde Fetih 1453 hakkında olumsuz eleştirilerde bulunuldu.

Film Yunanistan'daki ağır eleştirilere rağmen Makedonya, Kosova, Bosna Hersek, Bulgaristan, Romanya, Arnavutluk ve Sırbistan gibi diğer Balkan ülkelerinden yoğun talep ve ilgi gördü.

Via Dolorosa isimli Alman Hristiyan Derneği ise film daha gösterime girmeden boykot çağrısı yaptı. Dernek yaptığı açıklamada "Türklerin İstanbul’un fethini kutlamak yerine Hıristiyanlara verdikleri zararlardan dolayı utanmaları gerek" cümlesine yer verdi. Türklerin başka dine inananlara, insan haklarına saygı duymadığını iddia eden dernek, Hristiyanlara bu filmi izlememelerini tavsiye etti.

BEN İNSANLARIN ETNİKMERKEZCİ BAKMASINA KARŞIYIM. ORTADA DÖKÜLEN BİR KAN VARSA EĞER BU SADECE BİZANSLILARIN KANI DEĞİLDİR. BİZLER DE ÇOK ŞEHİT VERDİK.
BİZ TARİHİMİZDEN UTANMAYIZ; BİZ TARİHİMİZLE GURUR DUYARIZ. NE MUTLU Kİ OSMANLI TORUNLARIYIZ.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!


OYUNCULUKLAR
Sultan Mehmet'i canlandırmak kolay değildir. Böylesine bir padişahı ustalıkla canlandıran Devrim Evin'i kutluyorum. Kendisinin bugüne kadar keşfedilmemesi ise oldukça garip.
Diğer oyuncular da işlerinin hakkını fazlasıyla vermişler. Hepsini canı gönülden kutluyorum.

NOT
Hâlâ izlemediyseniz çok şey kaçırıyorsunuz. İzleyin, izlettirin.

84. Oscar Ödülleri Aday Listesi

www.tips-fb.com

Evet, bildiğiniz gibi bu yıl Oscar Ödüllerinin 84.sü düzenlenecek. 26 Şubat 2012 Pazar gecesi sahip bulacak ödüllerin aday listesi şöyle:

EN İYİ FİLM
BEST PICTURE
The Artist
The Descendants
Extremely Loud & Incredibly Close
The Help
Hugo
Midnight in Paris
Moneyball
The Tree of Life
War Horse

EN İYİ YÖNETMEN
DIRECTING
Woody Allen - Midnight in Paris
Michel Hazanavicius - The Artist
Terrence Malick - The Tree of Life
Alexander Payne - The Descendants
Martin Scorsese - Hugo

EN İYİ ERKEK OYUNCU
ACTOR IN A LEADING ROLE
Demian Bichir - A Better Life
George Clooney - The Descendants
Jean Dujardin - The Artist
Gary Oldman - Tinker Tailor Soldier Spy
Brad Pitt - Moneyball

EN İYİ KADIN OYUNCU
ACTRESS IN A LEADING ROLE
Glenn Close - Albert Nobbs
Viola Davis - The Help
Rooney Mara - The Girl with the Dragon Tattoo
Meryl Streep - The Iron Lady
Michelle Williams - My Week with Marilyn

EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU
ACTOR IN A SUPPORTING ROLE
Kenneth Branagh - My Week with Marilyn
Jonah Hill - Moneyball
Nick Nolte - Warrior
Christopher Plummer - Beginners
Max von Sydow - Extremely Loud & Incredibly Close

EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU
ACTRESS IN A SUPPORTING ROLE
Berenice Bejo - The Artist
Jessica Chastain - The Help
Melissa McCarthy - Bridesmaids
Janet McTeer - Albert Nobbs
Octavia Spencer - The Help

EN İYİ ORJİNAL SENARYO
WRITING (ORIGINAL SCREENPLAY)
The Artist: Michel Hazanavicius
Bridesmaids: Kristen Wiig, Annie Mumolo
Margin Call: J.C. Chandor
Midnight in Paris: Woody Allen
Jodaeiye Nader az Simin: Asghar Farhadi

EN İYİ UYARLAMA SENARYO
WRITING (ADAPTED SCREENPLAY)
The Descendants: Alexander Payne, Nat Faxon, Jim Rash
Hugo: John Logan
The Ides of March: George Clooney, Grant Heslov, Beau Willimon
Moneyball: Steven Zaillian, Aaron Sorkin, Stan Chervin
Tinker Tailor Soldier Spy: Bridget

EN İYİ GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ
CINEMATOGRAPHY
The Artist: Guillaume Schiffman
The Girl with the Dragon Tattoo: Jeff Cronenweth
Hugo: Robert Richardson
The Tree of Life: Emmanuel Lubezki
War Horse: Janusz Kaminski

EN İYİ KURGU
FILM EDITING
The Artist: Anne-Sophie Bion, Michel Hazanavicius
The Descendants: Kevin Tent
The Girl with the Dragon Tattoo: Angus Wall, Kirk Baxter
Hugo: Thelma Schoonmaker
Moneyball: Christopher Tellefsen

EN İYİ SANAT YÖNETMENİ
ART DIRECTION
The Artist: Laurence Bennett, Robert Gould
Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2: Stuart Craig, Stephenie McMillan
Hugo: Dante Ferretti, Francesca Lo Schiavo
Midnight in Paris: Anne Seibel, Helene Dubreuil
War Horse: Rick Carter, Lee Sandales

EN İYİ KOSTÜM
COSTUME DESIGN
Anonymous: Lisy Christl
The Artist: Mark Bridges
Hugo: Sandy Powell
Jane Eyre: Michael O'Connor
W.E.: Arianne Phillips

EN İYİ ORJİNAL MÜZİK
MUSIC (ORIGINAL SCORE)
The Adventures of Tintin: John Williams
The Artist: Ludovic Bource
Hugo: Howard Shore
Tinker Tailor Soldier Spy: Alberto Iglesias
War Horse: John Williams

EN İYİ SES KURGUSU
SOUND EDITING
Drive: Lon Bender, Victor Ray Ennis
The Girl with the Dragon Tattoo: Ren Klyce
Hugo: Philip Stockton, Eugene Gearty
Transformers: Dark of the Moon: Ethan Van der Ryn, Erik Aadahl
War Horse: Richard Hymns, Gary Rydstrom

EN İYİ SES MİKSAJI
SOUND MIXING
The Girl with the Dragon Tattoo: David Parker, Michael Semanick, Ren Klyce, Bo Persson
Hugo: Tom Fleischman, John Midgley
Moneyball: Deb Adair, Ron Bochar, David Giammarco, Ed Novick
Transformers: Dark of the Moon: Greg P. Russell, Gary Summers, Jeffrey J. Haboush, Peter J. Devlin
War Horse: Gary Rydstrom, Andy Nelson, Tom Johnson, Stuart Wilso

EN İYİ ORİJİNAL ŞARKI
MUSIC (SONG)
The Muppets: Bret McKenzie("Man or Muppet")
Rio: Sergio Mendes, Carlinhos Brown, Siedah Garrett("Real in Rio")

EN İYİ GÖRSEL EFEKT
VISUAL EFFECTS
Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2: Tim Burke, David Vickery, Greg Butler, John Richardson
Hugo: Robert Legato, Joss Williams, Ben Grossmann, Alex Henning
Real Steel: Erik Nash, John Rosengrant, Danny Gordon Taylor, Swen Gillberg
Rise of the Planet of the Apes: Joe Letteri, Dan Lemmon, R. Christopher White, Daniel Barrett
Transformers: Dark of the Moon: Scott Farrar, Scott Benza, Matthew E. Butler, John Frazier

EN İYİ MAKYAJ
MAKEUP
Albert Nobbs: Martial Corneville, Lynn Johnson, Matthew W. Mungle
Harry Potter and the Deathly Hallows: Part 2: Nick Dudman, Amanda Knight, Lisa Tomblin
The Iron Lady: Mark Coulier, J. Roy Helland

EN İYİ YABANCI FİLM
FOREIGN LANGUAGE FILM
Rundskop: Michael R. Roskam(Belgium)
Hearat Shulayim: Joseph Cedar(Israel)
In Darkness: Agnieszka Holland(Poland)
Monsieur Lazhar: Philippe Falardeau(Canada)
Jodaeiye Nader az Simin: Asghar Farhadi(Iran)

EN İYİ ANİMASYON FİLMİ
ANIMATED FEATURE FILM
Une vie de chat: Alain Gagnol, Jean-Loup Felicioli
Chico & Rita: Fernando Trueba, Javier Mariscal
Kung Fu Panda 2: Jennifer Yuh
Puss in Boots: Chris Miller
Rango: Gore Verbinski

EN İYİ UZUN METRAJLI BELGESEL
DOCUMENTARY FEATURE
Hell and Back Again: Danfung Dennis, Mike Lerner
If a Tree Falls: A Story of the Earth Liberation Front: Marshall Curry, Sam Cullman
Paradise Lost 3: Purgatory: Joe Berlinger, Bruce Sinofsky
Pina: Wim Wenders, Gian-Piero Ringel
Undefeated: Daniel Lindsay, T.J. Martin, Rich Middlemas

EN İYİ KISA METRAJLI BELGESEL
DOCUMENTARY SHORT SUBJECT
The Barber of Birmingham: Foot Soldier of the Civil Rights Movement: Robin Fryday, Gail Dolgin
God Is the Bigger Elvis: Rebecca Cammisa, Julie Anderson
Incident in New Baghdad: James Spione
Saving Face: Daniel Junge, Sharmeen Obaid-Chinoy
The Tsunami and the Cherry Blossom: Lucy Walker, Kira Carstensen

EN İYİ KISA ANİMASYON FİLMİ
SHORT FILM - ANIMATED
Dimanche: Patrick Doyon
The Fantastic Flying Books of Mr. Morris Lessmore: William Joyce, Brandon Oldenburg
La Luna: Enrico Casarosa
A Morning Stroll: Grant Orchard, Sue Goffe
Wild Life: Amanda Forbis, Wendy Tilby

EN İYİ KISA METRAJLI FİLM
SHORT FILM - LIVE ACTION
Pentecost: Peter McDonald
Raju: Max Zähle, Stefan Gieren
The Shore: Terry George, Oorlagh George
Time Freak: Andrew Bowler, Gigi Causey
Tuba Atlantic: Hallvar Witzø